MART 2025
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 |
 
    Basın Açıklamaları
     
    Meslek Odalarını ve Sivil Toplum Kuruluşlarını kapatmayı öneren ilkel ve çağdışı anlayışı kınıyoruz..!

    26 Mart 2011

    TRT Haber’de Ekonomi Kulübü programında, Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı A.Ağaoğlu, 24 Mart 2011 tarihinde yaptığı konuşmasında; Çağdaş ve Bilimsel Bir Planlamaya dayalı ve toplum katılımını esas alan bir şekilde kentlerimizin sağlıklı gelişimi için özverili çabalar gösteren Mimarlar Odası’nı ve Sivil Toplum Kuruluşlarını suçlamak suretiyle bildik bir “karalama” kampanyasının parçası olmuştur. Bu çerçevede  “Yetkim olsa Mimarlar Odası’nı ve STK (Sivil Toplum Kuruluşları)'ları kapatırım.” gibi tehdit ve kapatmaya davetiye çıkaran nitelikteki açıklama ise demokratik değerlere ve hukuka tahammül edemeyen yasakçı bir anlayışın ulaştığı boyut bakımından endişe vericidir.

    Son yıllarda kamuoyumuzun da bildiği gibi kentlerimizi “rantiyenin şantiyesi” olarak gören, yaşam alanlarımızın betonlaşmasını, tarihi ve doğal değerlerimizin yağmalanmasını “gelişme” olarak pazarlayan bir anlayış hukuku, yargıyı ve bu değerleri savunan kesimleri “engel” olarak gördüğünü giderek artan bir ölçüde açıkça dile getirmektedir. Rantiyenin önündeki bu “engelleri” kaldırmak için her yol denemektedir.  Bu şekliyle açıklama bu antidemokratik sürecin devamı izlenimini vermektedir.

    Mimarlar Odası kurulduğu 1954 tarihinden bu yana kentlerin planlı ve sağlıklı gelişmesini savunmuş ve bu yolda yoğun emek harcanmıştır. Bugün şehircilik ilkelerine, bilime aykırı ve toplum katılımını dışlayan imar kararları “plan” yerine ikame edilmektedir. Telafisi mümkün olmayan zararlara neden olmaları dolayısı ile bu “sözde planlar”ın iptali için yapılan girişimler, içerikten yoksun ve gerçekler saptırılarak haksız yere eleştirilmektedir.

    Değerlendirme ve eleştirileri ölçülerini aşan, “kapatma”ya kadar davetiye çıkaran çağdışı ve ilkel yaklaşımları kabul etmemiz mümkün değildir.  

    Uygarlığın ulaştığı bir düzey olarak tüm kesimlerin; insanca yaşanılan, doğa ve kültür değerleri ile barışık, afetlere karşı güvenli demokratik bir kent mekanından ve yaklaşımından yana olmaları beklenir. 

    Ülkemizde “yazdığı ya da yazmadığı” yazıdan dolayı gazetecilerin özgürlüklerinin dahi elinden alınması ile baskıların had safhaya ulaştığı bir dönemde bu açıklamanın yapılması çok manidardır. Baskı ve yasaklarla oluşturulan siyasal iklim bu türden yasakçı, otoriter yaklaşımları beslemektedir. Bu ortamı dayanak olarak görenlerin bir gün hukuksuzluğun kendilerine de zarar verebileceğini bilmeleri gerekir.

    Varlıkları, kamu ve toplum yararına çabaları ile Meslek Odaları ve STK’lar, sağlıklı kentleşmenin, kentli haklarının, hukukun ve demokrasinin gerçekleşmesinin güvencesi olmuşlardır ve olmaya devam edeceklerdir.  

    Bu bağlamda Meslek Odalarına ve Sivil Toplum Kuruluşlarına yönelik bu çirkin tavrı gösterenleri kınıyor, söz konusu şirket yetkilisini kamuoyu önünde meslek örgütlerinden ve STK’lardan özür dilemeye davet ediyoruz.

     

    MİMARLAR ODASI
    Merkez Yönetim Kurulu

     

    Bu icerik 1385 defa görüntülenmiştir.