10 Şubat 2005
2005-İSTANBUL DÜNYA MİMARLIK DORUĞUNA ULUSAL HAZIRLIK İÇİN DÜZENLENEN
“TÜRKİYE KONGRELERİ”nin BEŞİNCİSİ “KÜLTÜRLERİN ORTAK KENTİ ve ORTAK MimarlıkLARı” TEMASIYLA ADANA ve ANTAKYA’da YAPILIYOR…
ADANA-ANTAKYA KONGREMİZDE Önceki Kültür ve Turizm Bakanı Sayın ERKAN MUMCU da
bizlerle beraber olacak…
Habitat-II’den sonra en büyük uluslararası buluşma olan “Dünya Mimarlık Kongresi”, 120’yi aşkın ülkeden 10 bin kişiyi bulması beklenen bir katılımla 2005 yılı Temmuz ayında İstanbul’da yapılacak.
Uluslararası Mimarlar Birliği (UIA) tarafından her 3 yılda bir farklı ülkelerde düzenlenen bu buluşmanın Türkiye adına ev sahipliğini üstlenen Mimarlar Odamız, aynı kongrenin ana teması olan “Kentler ve Mimarlık” konusunda yurt düzeyinde ve en geniş katılımla bir düşünsel hazırlığın yaşanabilmesi için “UIA-2005 İstanbul’a Doğru Türkiye Kongreleri”ni gerçekleştiriyor.
Ülke düzeyinde planlanan Türkiye Kongreleri’mizde, yörenin kentleşme, kültür, imar ve çevre konuları ışığında; “Kentlerimize hak ettikleri değerin verildiği” bir ortamın düşünsel, yasal ve yönetsel öncelikleri tartışılacak; yine her bölge için öne çıkan konuların, sorunların ve çözüm önerilerinin değerlendirilmesiyle birlikte, 2005-İstanbul Dünya Mimarlık Kongresine taşınacak ulusal görüşlerimiz ve tezlerimiz olgunlaştırılacaktır.
KONYA, TRABZON, İZMİR ve DİYARBAKIR ile MARDİN’den sonra
ADANA ve ANTAKYA’dayız…
Türkiye Kongreleri’mizin ilkini, Mimarlar Odamızın Konya, Antalya ve Kayseri Şubelerinin ev sahipliğinde, 25-26.Haziran.2004 tarihinde Konya’da; ikincisini 27-28.Ağustos.2004 tarihinde, Trabzon, Giresun, Ordu ve Samsun şubelerimizin ev sahipliğinde Trabzon’da; üçüncüsünü 22-23.Ekim.2004 tarihinde, İzmir, Denizli, Balıkesir ve Çanakkale Şubelerimizin ev sahipliğinde, İzmir’de; dördüncüsünü 17/19.Aralık.2004 tarihlerinde Diyarbakır, Gaziantep ve Van Şubelerimiz ile Mardin Temsilciliğimizin evsahipliğinde Diyarbakır ve Mardin’de gerçekleştirdik.
Beşincisini ise 25-27.Şubat.2005 tarihlerinde Adana ve Mersin Şubelerimiz ile Antakya Temsilciliğimizin evsahipliğinde; İskenderun ve Kahramanmaraş Temsilciklerimizin de katılımları ile Adana ve Antakya’da yapıyoruz.
Bu çalışmalarımızı yürüten komitemiz ve tematik danışma kurulumuz, geçmişimizin görkemli kent ve mimarlık eserleriyle de bezeli olan bu kentlerimizin günümüzdeki imar ve gelişme gerçeklerini göz önüne alarak, Adana-Antakya Kongremizin temasını “Kültürlerin Ortak Kenti ve Ortak MimarlıkLARı” olarak belirledi.
Bu temanın anlam ve gerekçesi ise özetle şöyle:
Tarihsel süreçte bu yöredeki kentlerin kazandığı çok kültürlü özgün karakter, Pagan, Musevi, Hıristiyan ve Müslüman kültürlerin, aynı kentteki ortak yaşam ilişkileri içinde birbirlerinden etkilenmeleriyle oluştu. Bu karakteri yansıtan kentsel doku ve kentsel yaşamın gelişim-oluşum süreci ile etnik-sosyal farklılıkların kentsel yaşama yansımaları da farklı MimarlıkLAR’ın kültürel temelleri…
Öte yandan günümüzde artık, uygarlık tarihçilerinin önemli bir bölümü bu gibi farklı kültürlerin yüzlerce yıl “birlikte” yaşayarak oluşturdukları “kent kültürü”nün karakterine “mozaik” denemeyeceğini belirtmekteler.
Çünkü beraberliklerle yaratılan tarihsel süreçte ayrı kültürlerin birbirleriyle etkileşim halinde, “iç içe” girerek ve hatta artık kökenlerindeki kimi özgünlükleri de yine birbirlerine yaklaştırarak, adeta bir “alaşım” oluşturdukları, Anadolu’nun bu anlamdaki uygarlık tanımının da bu nedenle “kültürlerin alaşımı” şeklinde yapılabileceği savunulmaktadır.
Gerçekten de mozaiğin her zaman için “dağılma” olasılığının bulunması; buna karşın alaşımın ise hem böyle bir “risk”ten uzak olma özelliği hem de kendisini oluşturan farklı kültürleri “içselleştirmiş” bir bağımsız ve özgün kimliği tanımlaması, bu görüşlere özel bir anlam ve değer katmaktadır.
İşte bu değerlendirmenin kaynak olduğu kentlerimizin arasında da Antakya’nın yeri ise bir başkadır.
Ne var ki günümüz kentleşmesinde bu kültürel özgünlük ve zenginlik, mimariye yansımadığı gibi, kentlerin genelindeki yeni görüntü de tarihle bağları hemen hiç olmayan “tip peyzaj”lar sergilemektedir.
Özellikle son 30 yıldaki nüfus ve yapı yığılması süreci içinde ortaya çıkan kent-mimarlık ayrışmasının nedenlerini irdelemek kentlerimizin yeniden kimlikli ve çağdaş bir yapılanmaya kavuşabilmesi için ivedi önem kazanmıştır.
Son 10 yılda kentlerin etrafını kuşatan belde belediyelerine yasa ile verilmiş olan bağımsız imar haklarının ortaya çıkardığı dengesiz yapılaşma kaosu da bu ayrışmayı kalıcı ve sürekli kılmaktadır.
Örneğin; Adana çevresinde, Çukurova’da ve Mersin’de 1960’larda başlanan bölgesel planlama çalışmalarının son 20 yılda tamamen unutulmasının nedeni, bu havzadaki çok sayıda belediyenin sadece kendi sınırları içinde ve geneli gözetmeden imar ve planlama kararları üretmelerinden ötürüdür.
Özellikle Adana’daki “Yeni Adana“ süreciyle doruğa çıkan “Eski Kent-Yeni Kent“ rekabetinin kentsel kimlik ve yaşam açısından tartışılması önem kazanmaktadır.
Mersin’de ise kıyı kuşağındaki Türkiye’nin en yoğun ikinci konut yapılaşmasının yine en uzun “kıyı apartmanlaşması”nı yaratmış olması, saptırılmış sosyal gereksinmelerin mimariye ve kentsel çevreye yansımaları açısından da irdelenmelidir.
Antakya’da, da arkeolojik potansiyelin yüksek olduğu kentsel yerleşim ve gelişme alanlarını paylaşan belde belediyelerinin izin verdiği yoğun yapılaşmanın getirdiği tahribat, kentin tarihsel kimliğini yok etmekte ve SİT kararlarıyla korunan eski dokuyu da “algılanamaz“ kılmaktadır.
Bütün bunlar, aynı zamanda ve özellikle Türkiye gibi kentlerinin yoğun göç baskısı altında olduğu; ya da yöresel kimlikleri göz ardı eden “modernist politikalar”ın egemenliğindeki dünya kentlerinde de “küresel bir gerçek” olduğundan; UIA Genel Başkanı Jaime Lerner’ın deyişiyle “İnsanoğlunun en büyük icadı” olan kentlerin, tekrar eski “mimari saygınlığına“ kavuşturulması UIA 2005-İstanbul Kongresinin ana hedefidir.
Adana-Antakya Kongresi, işte bu hedefe ulusal hazırlığın beşinci buluşması olarak “Kültürlerin Ortak Kenti ve Ortak MimarlıkLARı” için düşünce ve politika geliştirmemize ortam hazırlayacaktır.
Böylece ortaya çıkacak yeni görüş ve önerilerin 2005 yılında İstanbul’daki “Dünya Mimarlar Buluşması”nda sunulacak ulusal tezlerimize katkıları ise Adana-Antakya Kongremizin işlevini güçlendirecektir.
Bölgedeki ve tüm ülkedeki kentlerimizin “kimlik ve gelecek” arayışları açısından da yaşamsal değer taşıyan bu etkinliğimize çok önemli ve içten desteklerini esirgemeyen Kültür ve Turizm Bakanlığı’mıza, Adana ve Hatay Valiliklerine, Adana ve Mersin Büyükşehir Belediyelerine, Antakya Belediyesi ile Antakya Ticaret ve Sanayi Odası’na, diğer katkıda bulunan kurumlarla birlikte “sponsorluk” desteklerini esirgemeyen sektör temsilcileri ile tüm dostlarımıza teşekkürlerimizi bildiriyoruz.
Meslektaşlarımızın yanı sıra, kentlerimizin ve mimarlık kültürümüzün geleceğinden sorumlu ve duyarlı tüm kesimleri bundan sonra da Kocaeli (İzmit) ve Ankara’da gerçekleşecek Türkiye Kongrelerimize katılmaya davet ediyoruz.
Kamuoyuna saygı ile duyururuz.
MİMARLAR ODASI
Bu icerik 1141 defa görüntülenmiştir.
|