 |
|
ALİ CENGİZKAN
Biyografi
Ali Cengizkan 1954 yılında Ankara’da doğdu. Orta ve Lise öğrenimini TED Ankara Koleji’nde (1966-1973); mimarlık lisans (1978), yüksek lisans (1980) ve doktora (2000) çalışmalarını ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nde tamamladı. 1981 yılında eğitim asistanı unvanıyla katıldığı ODTÜ Mimarlık Bölümü kadrosunda uzun yıllar üçüncü yıl tasarım stüdyolarında öğretim elemanı olarak görev yaptı. 1994-1998 yılları arasında ODTÜ Mimarlık Bölümü Başkanı görevini üstlendi. Mimarlık Bölüm Başkanları İletişim Grubu’nun (MOBBİG) kurulması ve gelenekselleşmesinde aktif rol aldı. Yardımcı Doçent (2002), Doçent (2003), Profesör (2011) unvanları sonrasında, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı görevini üstlendi (2012-2015). TED Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı görevini 2015 yılından beri sürdürüyor.
Mimarlar Odası yanı sıra SANART, Edebiyatçılar Derneği, Mimarlar Derneği 1927 gibi ulusal; CICA, docomomo-int, ENHR gibi uluslararası örgütlerin üyesi oldu; docomomo_tr'nin 14 kurucusundan biri. Mimarlar Odası adına Türkiye’yi üç yıl Avrupa Mimarlar Birliği’nde (ACE) temsil etti (2009-2012); MO Sürekli Mesleki Gelişim Merkezi SMGM Yürütme Kurulu (2005-2010) ve Danışma Kurulu (2010-2015) üyesi ve YÖK Mimarlık Alanı Denklik Komitesi Başkanı (2015-2017) olarak görev yaptı.
1975 yılında yayınlanmaya başlayan ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dergisi’nin (METU Journal of the Faculty of Architecture) editörlüğünü 11 yıl boyunca yürüttü (2002-2013). Derginin dünyaca tanınan bir dergi konumuna gelmesi için çalıştı. ODTÜ Mimarlık Fakültesi Cep Kitaplarını kavramsallaştırarak 2012-2015 arasında 24 kitapçık yayınladı.
Mimarlık alanında pek çok makale ve kitap yayınladı: Yayınları, Sedat Simavi 2004 Sosyal Bilimler Ödülü; 2006 Türk Tarih Kurumu 75. Yıl Kitap Ödülü ve Yunus Nadi 2010 Sosyal Bilimler Ödülü’ne değer bulundu. 2012 TSMD Mimariye Katkı Ödülü sahibi. Ayrıca 10 şiir kitabı, 1 poetika kitabı, 7 çeviri şiir kitabı ile edebiyatçı olarak da tanınıyor.
ALİ CENGİZKAN’IN TEŞEKKÜR KONUŞMASI
XVI. Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri kapsamında Mimarlığa Katkı Ödülü’ne layık gören Seçici Kurul ve mimarlık camiasına çok teşekkür ederim. Ülkemizde her alanda bir değerler yıkımı sözkonusu, değerlere bizzat iktidar sahipleri tarafından, hemen her gün tasarlanmış birer karşı saldırı düzenleniyor. Bu yıkımın nüveleri hiç kuşkusuz yeni değil; suçlanacak olanlar yalnızca sapkın iktidarlar olamaz. Usul usul gelen kurumsal ve toplumsal değer yitiminde hepimiz pay sahibiyiz. “Yeni mimarlık” tanımlamasını yapan, neyin “yeni” olduğunu tarifleyemeyen; korunmaya değer yapılara tescil getiren, ancak bu “korunmaya değen değerlerin” ne olduğunu net olarak tanımlamaktan kaçınan bir toplumuz biz. “Dil bilincin aynasıdır”, deriz. Bunun yanlış olduğunu düşünüyorum, “Dil bilincin ta kendisidir!” Kavramlar, söylemler, giderek görüşlerimizin tümü, bilincimizin kendisidir. Tarih, geçmişe mal olmuş olayların tatlı dilli dede tarafından anlatılan öyküsü değil bizatihi içinde yaşadığımız ve öz-bilinçli isek kavrayıp adlandırdığımız bir alandır. Tarih, içimizdeki zamanın, “şimdinin” ta kendisidir.

 
|