YAPI DALI Başarı Ödülü
SANCAKLAR CAMİSİ, Büyükçekmece-İSTANBUL
Emre Arolat



"Yapı dili ve kurgusunun yerleşik cami mimarisi tipolojisi karşısında biçimsel ve sembolik arayışlardan uzak duruşu, malzeme seçimindeki incelikli tavrı, yapının girişinden başlayarak ibadet mekânına uzanan algısal ve mekânsal sürekliliğin kurulması, mekân karakteri ile ibadet ritüeli / doğası arasında oluşturulan özgün kavramsal ilişkiler nedeniyle..."

Proje Grubu EAA / Uygar Yüksel, Leyla Kori, Ayça Yontarım, Ayşegül Taşkın, Cem Şahin, Fatih Tezman, Gönül Karahan, Nil Aynalı, Nurdan Gürlesin, Oya Eskin Güvendi, Taha Alkan, Ünal Ali Özger
Danışmanlar SLD, SEY
İşveren Sancaklar Vakfı
Yapımcı Sancaklar Vakfı
Statik Balkar Mühendislik
Mekanik Setta Mühendislik
Elektrik HB Teknik
İç Mekan Tasarımı EAA
Peyzaj Tasarımı EAA
Proje Tarihi 2011
Yapım Tarihi 2013
Toplam İnşaat Alanı 1.200 m2
Fotoğraflar Cemal Emden, Thomas Mayer, EAA
İletişim E: info@emrearolat.com W: www.emrearolat.com

Cami Büyükçekmece’de müstakil villaları barındıran kapalı sitelerin bulunduğu bir bölgenin kenarında, göle doğru bakan bir arazide bulunmaktadır. Tasarımın omurgasında yer alan ölçütler içinde en belirgin olanı, herhangi bir yapısal dile yatırım yapmaktansa ibadet sırasında mekândan alınan ruhsal ve bedensel zevkin önplana alınmasıdır. Yapının yerle hemhal olmak üzere bulunduğu arazinin eğiminde kaybolması, sanki hep o yerde imiş gibi toprağa tutunması ve bu yolla tüm zamansal ve kültürel angajmanlardan özgürleşebilmesi amaçlanmıştır. "Biçim"in olabildiğince geri plana çekildiği, tarihsel yüklerden olabildiğince arınmış, ışığın ve maddenin kendilerini en saf şekilde ortaya koyduğu, neredeyse ilksel bir iç dünya oluşturmak temel motivasyon olarak ortaya çıkmıştır. Cami, kullanılan malzemelerin kendilerini oldukları gibi ortaya koydukları, fazlalıklardan arınmış, sade bir iç mekâna sahiptir. Çıplak beton duvarlar mekâna bir tür ilksellik hissi katmaktadır. Mihrap duvarından sızan ve gün içinde sürekli değişkenlik gösteren doğal ışık, belki de mekânın yegane tezyinatıdır. Onun ortama katacağı ruhani tadın, bir yandan bu alanı ibadetten zevk alınacak bir mekân haline getirmesi, diğer yandan da güçlü etkisi ile insanın iç dünyasında bir tür coşku yaratması umulmaktadır.