MART 2025
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 |
 
    Basın Açıklamaları
     
    BASIN AÇIKLAMASI: İNSANLIK, DOĞA VE KÜLTÜR DEĞERLERİYLE BARIŞA ÇAĞRI!

    29 Ağustos 2014

    Ülkemiz, bölgemiz ve dünyamız, milyonlarca insanın ölümüne, sakat kalmasına, evini, işini, ailesini kaybetmesine; kentlerin ve yaşam çevrelerinin yok olmasına neden olan savaşlar karşısında,  barış için yapılan mücadelelerin anısına düzenlenen 1 Eylül “Dünya Barış Günü”ne, barış karşıtı politikalar ve savaşlarla girmektedir.

    Yaşanan 1. ve 2.Dünya Savaşlarının acı deneyimlerin ışığında 12 Kasım 1984 tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan “Halkların Barış Hakkı Bildirisi”ne göre; her devletin barış hakkını korumak ve bu hakkın uygulanmasını sağlamakla yükümlü olmasına karşın Afganistan, Irak, Suriye, Lübnan, Libya, Gazze, Ukrayna ve dünyanın pek çok ülkesinde bölgesel ve küresel ölçekte katliamlar, kültürel yıkımlar doğa tahribatları devam etmektedir.

    Bu koşullarda “uygarlıkların beşiği” ve binlerce yıllık kültürel birikimi geleceğe taşıyan ve insanlık tarihine büyük katkılar sağlamış olan Anadolu coğrafyasında ve bölgemizde şiddetin biran önce durdurularak toplumsal barışın sağlanması, doğa ve kültür değerlerinin korunması yaşamsal bir önem taşımaktadır.

    Uygarlıkların beşiği yaşadığımız topraklarda yıllardır yaşanmakta olan kaos, şiddet ve çatışmalarla hiçe sayılan yaşama hakkının korunması; can kayıplarının sonlandırılması için bütün kesimlerin barıştan yana tavır alması insani ve tarihsel bir sorumluk gereğidir. Bu çerçevede barış girişimlerinin çok değerli olduğuna inanan biz mimarlar ve meslek örgütü olarak her zaman “yaşamın ve barışın” yanında açık tavır aldığımızı ve almaya devam edeceğimizi belirtiyoruz.

    Günümüzde; toplum bilgisine kapalı kurgulanan “barış süreci” kuşkuludur. Bu ortamda; “diktatörlük ve talan” rejiminin inşası için, hukuk dışı operasyonlar, demokratik kuruluşlara baskınlar, savunma hakkının çökertilmesi, insan hakları ihlalleri ve özel yaşama yönelik “ilkel ve gerici” müdahaleler, büyük yağma kararlarının artarak devam etmesi düşündürücüdür. Yine bu süreçte komşu ülke toplumlarına karşı izlenen saldırgan tutum ve bölgemizdeki kültürel çeşitlilik; ortak mirasımızı oluşturan zenginlik olarak değil toplumları ayrıştırıcı bir güç olarak kullanılmaktadır.

    Sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkı, evrensel hukuk açısından en temel insan hakkıdır. Kültürel, sosyal ve coğrafi farklılıkların sürekliliği konusunda bütün mimarlar toplumsal sorumluluklar taşımaktadır. Bu kapsamda bütün yerleşmelerin fiziksel ortamını oluşturan yapı üretimi ve mekân tasarımı etkinliği olan mimarlığın, yalnızca “üretim süreci” ile sınırlı değil, aynı zamanda taşıdığı toplumsal sorumluluk nedeniyle evrensel değerleri bağlamında insancıl, yaşam hakkına saygılı ve barıştan yana olduğunu önemle vurgulamaktayız.

    İktidarın insana, doğaya ve kültürel değerlere karşı yürüttüğü “savaş ve yağma” politikaları karşısında “GEZİ” ile simgeleşen milyonlarca yurttaşın gösterdiği tepki ve taleplerini meydanlarda barışçıl yöntemlerle dile getirmesi, Türkiye’de yeni bir dönemi başlatmıştır. “Gezi Direnişi”nden bu yana yurdun birçok yerinde halkımız yaşam alanlarına, doğal, kültürel değerlere barışçıl yöntemlerle kararlılıkla sahip çıkmaya devam etmektedir.

    Bu bağlamda, kültürel farklılıkları zenginlik olarak gören ve bu değerlere saygı gösteren, “barış içinde bir arada yaşama” ilkesinden, demokratik ve barışçıl yöntemlerden ödün vermeyen, yaşama ve yaşam değerlerine sahip çıkan anlayış geniş ve farklı toplum çevrelerinden destek görmektedir. Gezi duyarlılığı, ülkemizin demokratik, özgürlükçü, barışçıl geleceğinin ve kimlikli yaşanılır çevrelerin oluşmasında en önemli güvencesi olmuş, bütün yurtta barış ikliminin oluşmasına katkı sağlamıştır.

    “1 Eylül Dünya Barış Günü” nedeni ile bütün iktidar odaklarını; ülke içinde ve uluslararası alanda barış için çaba göstermeleri; komşulara yönelik saldırgan politikalardan vazgeçilmesi; doğa ve kültür değerleriyle savaşa son verilerek en temel insan haklarından olan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının güvence altına alınması  için uyarıyoruz !

    Bu vesile ile bütün yurttaşlarımızın ve meslektaşlarımızın “Dünya Barış Günü”nü kutluyor; bütün kesimleri insanlık, doğa ve kültür değerleriyle barışa çağırıyor; barışı her alanda savunma, yaşama ve yaşam değerlerine sahip çıkma çabalarımızı kararlı bir biçimde sürdüreceğimizi bir kez daha vurguluyoruz.
    Değerli kamuoyuna saygı ile duyurulur.

    TMMOB MİMARLAR ODASI

    Bu icerik 956 defa görüntülenmiştir.