MART 2025
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 |
 
    Basın Açıklamaları
     
    BASIN AÇIKLAMASI: YAŞAM DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞRI !

    5 Haziran 2015

    Doğal değerlerini hızla yitiren ülkemizde; hızlı kentleşme, iklim değişikliği, nüfus artışı ve göçün dönüştürücü etkileri en çok büyük yerleşimlerde etkisini göstermektedir.  Bu süreçte kentlerimiz, dönüşümün getireceği afetlere ve yapısal sorunlara daha açık ve güvencesiz hale gelmiştir.

    On yılı aşkın AKP İktidarları döneminde; sermaye ve finans odaklı yapılanmanın tamamlanması amacıyla bütün Ülke topraklarında “yağma politikaları” yürürlüğe sokulmuştur. Bu kapsamda koruma alanları, ormanlar, tarım alanları, kıyılar, milli parklar, doğal sit alanları, meraların yer aldığı kentsel ve kırsal alanlar yapılaşmaya açılmıştır. Nükleer santraller, köprüler ve otoyollar, havaalanları, hidroelektrik santraller gibi birçok projenin çevreye olan etkilerinin değerlendirilmeden uygulanması için hukuka aykırı yasal düzenlemeler yapılmıştır. Tarımı gözden çıkaran politikalarla verimli araziler toprak ve üretim kaybına uğramış ve denetimsiz madencilik faaliyetleri nedeniyle doğa tahrip edilmiştir.

    Temel insan hakkı olan “sağlıklı çevrede yaşama” hakkını engelleyen, tarihi ve doğal dokuyu tahrip eden, kültürel değerleri yozlaştıran ve hukuksal denetimi devre dışı bırakan bu anlayış kapılarını toplum katılımına kapatmıştır. Birbiri ardına planlanan ve yürürlüğe sokulan bu projelerle ilgili meslek odaları, bilim insanları, sivil toplum kuruluşları ve hatta kamu kurumları tarafından düzenlenen raporlar göz ardı edilmiş, yargı kararları yok sayılmıştır. Yağmanın önünde engel olarak görülen meslek odaları başta olmak üzere, yargı, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşlarının işlevsizleştirilmeye ve duyarlı toplumsal muhalefet baskı altına alınmaya çalışılmaktadır.

    7 Haziran’da yapılacak Genel Seçimlerde yeniden seçilecek yasama organı ile uygulanmakta olan “yağma ve diktatörlük” politikalarının da geleceği belirlenecektir.

    Yasama organı üyeleri tarihsel, kültürel ve doğal değerlerin korunması, tarım arazilerinin ve orman alanlarının korunması, kent ve planlama politikalarının kamu yararına geliştirilmesi, herkesin temel hak ve hürriyetlerden eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanma hakkının sağlanması ve korunmasıyla yükümlüdürler.

    Bu bağlamda çevre karşıtı yatırım ve plan kararlarının ivedilikle durdurulması seçilecek TBMM üyelerinin önündeki en önemli hukuki ve toplumsal sorumlulukların başında gelmektedir.

    Mimarlar Odası olarak 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde; yaşam değerlerimizin korunması, nitelikli ve sağlıklı yaşam çevrelerinin oluşturulması, Ülkemizin özgür ve demokratik geleceği için yükselen “Gezi duyarlılığı” anlayışı doğrultusundaki mücadeleye devam etmekte kararlı olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz.

    Bu anlayışla, bütün yurttaşlarımızı yürürlükte olan “yağma ve diktatörlük” politikalarına son vermek için sorumluluk üstlenmeye ve yaşam değerlerine sahip çıkmaya çağırıyoruz…

    TMMOB MİMARLAR ODASI

    Bu icerik 1188 defa görüntülenmiştir.